10 Eylül 2015 Perşembe

Kara Delik #2

Merhaba sayın seyiren.. bu yazıda sadece 'sana' bir şey anlatacağım. 'Size' değil 'Sana'. Bu yazımda sana 'Kara Delik' hakkında vızıldıycam.. Bu karadelik muhabbeti epeyi bir sürebilir haberin olsun.. bu son değil, yüksek ihtimal.. Hayatımızda kara delikler var, oluşurlar, önümüze çıkarlar, biz fark etmeden bizi içine çeker ve sonra da yok olurlar. Belki de hayatında olmadığını sanıyosundur ama belki de hemen yanındadır veya arkandadır, saklanıyodur belki de..
Kara bir delik. Kara.. hakkaten kara mı acaba yoksa mor mudur? belki de mavidir? belki de renksizdir, göremiyoruzdur, sadece hissediyoruzdur oluştuğunda? belki de hakkaten karadır yani böyle kapkara.. ya da belki de yine saçmalıyorumdur..
Hayatında, sayın okur, hayatında belirli kara deliklerle karşılaşırsın sen de bunun farkındasın sana bir şey fark ettirmeye veya öğretmeye çalışmıyorum sadece söylüyorum belki de adı başkadır senin gezegeninde. Burda sadece dertleşmek, biraz uzay boşluğunda süzülmek istiyorum.
Bir gün, yolda yürürken ayağından yavaşça yukarı doğru şiddetlenen bir çekim kuvveti hissedersin. Yürümek artık çok zor gelir sana, hareket bile etmek istemessin. Sonra bir anda ayakların yerlerinden kesilir ve yükselirsin. Havada asılı kalırsın. Korkarsın çünkü bu normal bir durum değildir 'anormal' bir durumdur. Sen korkarken ve ne yapacağını o korkunla beraber karar veremezken daha da süzülürsün havada.. artık bilmediğin ayrı bir gezegendesin. Kendini yalnız ve dışarda hissedersin. Burası senin gezegenin değil, bu düşünceler, bu duygular, bu hayat, bu bakışlar.. senin değil. Çaresizce etrafına bakınıp çaresiz görünmeye çalışırken aslında çaresiz değilsindir. Elinde bir sürü çaren vardır ama kafanda çaresizsindir ya , çaresiz görünmeye çalışırsın. Çare bulamassın çünkü kendi kafanda çoktan kendini çaresiz kılmışsındır. Ve bir anda bir karanlık çöker, bu her şeyi açıklığa kavuşturur aniden. Çünkü olmasına korktuğun ve olmamasını istediğin şeyler yaşanır. İşte Kara Delik oradadır. İstemediğin hayatı yaşıyosundur belki de. Belki de altından kalkamayacağın bir meteorun altında can çekişiyosundur, eziliyosundur belki de. İşte şu an bir sus, bir dinlen, bir dinle müziği.. evet. müziği, şu anda kafanda çalan müziği.. Şu an burası neresi biliyo musun? Tam merkezi zihninin, tam ortası kalbinin.. Dur dur bak dinle.. duyamıyo musun? o zaman sen gerçekten uzayın boşluğunda bir yerde savunmasız süzülüyosun..
Soğuk değil mi? Uzay soğuktur. Üşümüyo musun? Kafan mı karışık şu sıralar? Karışık dimi.. ee karışık tabi epey bi.. Çıkamıyosun dimi burdan? Korkunç burası.. Yalnız burası.. sessiz burası.. kimseler yok burda yalnızsın dimi, içinde yalnızlığın korkusu var dimi.. sadece taklalar atıp başını döndürüyosun ve olayı biraz daha zorlaştırıyosun.. evet farkındasın, ama artık çok geç diyosun.. Çok geç bunca şey oldu artık içinden çıkamam, bu gezegeni bırakıp istediğim gezegene ulaşamam, yapamam.. ... ...
Bırak. Bıraksana burda nefes almayı, bıraksana buralarda çırpınıp durmayı.. Ne işin var abi burda.. ne yapıyosun ki tek başına.. düşünüyo musun? kara deliğin tam ucunda?
Heh, şimdi gördün dimi.. Tam ayağının ucunda. Kara bir delik. İyi, fark ettin bari bir de fark etmeseydin.. Dikkat et diğerlerine, bitmez bu işkence sen düşündükçe..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder